İnceburun’da,
Ayancık yolunda bir fener
Ak gövdesiyle meydan okurken
Karadeniz’in karasına, dalgasına
Benim ömür mefruşatımda
Kaç perde, kaç kapı, kaç eşik
Aralandı kapandı, biliyor musun
Kaç gedikte pusulandı
Mutluluğum, ömrüm